Görüntüleme (gezinme ile): 295 -- Görüntüleme (arama ile): 4 -- IP: 10.2.57.97 -- Ziyaretçi Sayısı:

Özgün Başlık
Ütopya, Karşı-Ütopya ve Türk Edebiyatında Ütopya Geleneği

Yazarlar
Firdevs Canbaz Yumuşak

Dergi Adı
Bilig : Türk Dünyası Sosyal Bilimler Dergisi

Cilt
Bahar 2012, Sayı 61, ss. 47-70

Anahtar Kelimeler
Ütopya ; karşı-ütopya ; hümanizm ; İslam ve ütopya

Özet
Platon’un Devlet’inden beri ideal bir toplum düzeni isteği insanoğlunu ütopyalar tasarlamaya götürmüştür. Öte yandan ütopyada, özgürlükten, eşitlik adına vazgeçilmesi ütopyayı totalitaryen bir tasarıya dönüştürmüş bu da ütopyaların, karşıütopyasını da beraberinde getirmesine yol açmıştır. Karşıütopyaların ortak özelliği, toplumları gelecekte bekleyen tehlikeleri göstermektir. Ütopya, Avrupa merkezli bir türdür. Müslüman toplumlarda ütopyanın gelişmemesi İslam ile ilişkilendirilmiş, İslam medeniyeti içinde yazılan metinlerin dünyayı değiştirmeye yönelik değil süslemeye yönelik olduğu iddia edilmiştir. Türk edebiyatında ilk ütopik metinler ise yıkılmaya yüz tutan Osmanlı Devleti’ni kurtarmaya yönelik çabalarla paralel yazılan rüyalardır. Bir başka bunalım dönemi olan Servet-i Fünûn’da da Yeşil Yurt girişimi gibi ütopyalara rastlanır. Cumhuriyetin ilanından sonra 1930’lu yıllarda ulus-devlet düşüncesini destekleyen ütopya türünde romanların yoğun olarak yazıldığı görülür. 1965’ten sonra geleceğe dönük karamsar bakış öne çıkmakta, bu nedenle edebiyatımızda ütopyadan çok karşı-ütopya yazılmaktadır. Bu durum sosyal hayatla da yakından ilişkilidir. Dolayısıyla edebiyatımızdaki karşıütopyaların, sosyolojik birer ikaz olarak değerlendirilmesi de mümkündür.

Başlık (Yabancı Dil)
Utopia, Anti-Utopia and the Utopia Tradition in Turkish Literature

Anahtar Kelimeler (Yabancı Dil)
Utopia ; anti-utopia ; humanism ; Islam and utopia

Özet (Yabancı Dil)
Since Plato’s Republic, the desire to achieve an ideal social system has led people to conceive utopias. At the same time, however, utopias came to be seen as totalitarian conceptions for they left freedom out in order to make equality possible, which resulted in the creation of anti-utopias. The feature common to anti-utopias is that they point to the possible dangers awaiting societies in the future. Utopias originated in Europe. The fact that no utopias were created in Muslim societies is attributed to Islam, and it is claimed that the texts written in Islamic civilization did not aim to change the world but to ornament it. The first utopian texts in Turkish literature were dreams written in an effort to save the declining Ottoman State. In the period of Servet-i Fünûn, which was a time of crisis, some utopias such as the Green Country (Yeşil Yurt) initiative emerged. Utopian novels favoring the nation-state became quite common in the 1930s, after the proclamation of the Turkish Republic. After 1965, a pessimist outlook on the future became dominant in Turkish literature and antiutopias outnumbered utopias, which was a situation closely related to social life. Therefore, it is possible to view these anti-utopias in our literature as sociological signs of warning.